30 Haziran 2017 Cuma

Biraz pop biraz Sezen; Gökkuşağındaki renklerin ortaya saçılmak için beklediği yağmur damlacıkları


Bilge bir kadının gözünden gökkuşağının tonları;
Hüzünlü aşkları anlatan soğuk melodiler (aşkı bilmeyenlere züğürt tesellisi)
Kabul görmüş hisleri anlatan pastel melodiler (sakin dinleyicilerin yorgunluğunu alan kahve gibi)
Yarım asrı devirmiş ruhu çocuklukta kalmış olanların çingene renkleri (dünyayı maskaralığa almışlığın cesareti
Beğenilmek, ortama uymak kaygısını bir kenara bırakmış ergenlerin isyankâr renkleri (özgüvenin ifşası)

Sanatçı kendisine dokunan her rengin her tonunu öğrenmiş ve kabullenmiş,
Kullanıp atmak yerine, adını ezberlemiş
Unutmak ve önüne bakmak yerine, kaynağını ve reçetesini kaydetmiş

Ben oldum deyip köşesine çekilip yatmak yerine, çoğaltmış,
Dünyasını devasa boya kazanlarına çevirmiş, evini çılgın bir laboratuvara
Zula yaptığı tüm renkleri döküvermiş (esirgemeden) ortaya
Kimi sade ana renk hali, kimi tonlar sanatçının ilk kez ortaya çıkan gizli reçetesi

Sorsan en güzeli hangi parça (renk)anlatamam, zira, ben renklerden de anlamam
Hele kullandığı bazı renkler var, bilgisayarda zor bulunur benzeri
Irkların renkleri, toprakların mahsulleri, meyvelerin vitaminleri, gökkuşağının skalası gibi mucizevi

Renk geçişleri öyle doğal ki,
-“Ben buldum (işaretlerini) durun da anlatayım”
-“Bakın nasıl da Gökkuşağının iki ucunu (rüzgar gülü gibi) birbirine bağladım"
-“Dünya gibi benim dünyamın da döndüğünü anladım”
-“Ne gecenin içinden çıkan gündüze, ne de gündüzün içinden çıkan geceye takılıp kalmadım”
-"Dünyayı her gün yeniden güncelleyen tasarımcıyı anladım” der gibi

Dönmekte olduğunu kabullenmenin verdiği huzur, gülümsetiyor,
Bildiğini öğretebilmenin verdiği gurur, sanatçıdan dinleyiciye geçiyor
Dinleyici sanatçının dünyasına giriyor
Ana renklerinin cümbüşü artık yormuyor, kasvetli tonları bunaltmıyor
Gündüzden geceye geçiş gibi

Albümün rengi hepsini karıştıran için beyaz, yahut açık mavi
Bir tona bağlanıp diğerini anlamayan için siyah, mürdüm, gri belki de kahverengi?

Albüm tam Onaltı parça
Dört sene versek her birine almış dört sene lazım sindirip anlamaya

Bana söyledikleri sanki;
-“Bildiğim, ne için nelerden vaz geçebildiğim”
-“Kimse bişey yapmadı, anlattıklarım benim kendime ettiğim"
-“Kızgın değilim, herkesten önce kendimi bağışladım"
-“Bencil değilim, öğrendiğim tüm renkleri sizinle paylaştım"
-“Esirgemiyorum, paylaştıkça çoğaldığımı anladım"
-“Korkmayın, mola versem, arada kaybolsam da, bir adımda yanı başınızdayım” der gibi

Albümde;
Güfte ile beste, aşık ile maşuk gibi,
Maşuk kaçıyor, aşık hemen arkasında
Buz pateni çiftler dansı gibi,
İlk notadan son notaya "ses enstrümanın", "dizeler sesin" yanı başında
Tam da dediği gibi
birazı burada tamamını anlatmadım
Sadece biraz Pop biraz Sezen,
Varın siz tamamlayın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder