İsrail Filistin’i işgal eder, Amerika Filistin’e nasihat eder, İsrail’e destek verir.Ülkemde adam kadını döver, aldatır, aşağılar, aile büyükleri kadına sabret der nasihat eder. Devlet kadına çocuk yap bir de becerebiliyorsan çalış der. Adama bürokratlık, bakanlık, yazarlık, akademisyenlik düşünürlük ne varsa verir. Evliliğin zor anında adam hesabındaki paralarla ve mal varlığıyla yen ibir hayat kurar, kadın ortada kalır. Bunlar geçti gözümün önünden zaman gazetesinde çıkan Obama’nın İsrail’e ziyaretini ve Nurs köyündeki Üstadın akrabalarını anlatan haberi okurken.
Samet Altıntaş “Üstad’ın fikirleri yaşadıkça ülke bölünmez” başlıklı haberinde resminin altına “Nurs köyünde yaşayanlar, yıllardır her Cuma günü Bediüzzaman’ın doğduğu evde Risale dersi veriyor” yazıyor. Resimde orta yaş üstünde adamlar oturmuşlar. Muhtemelen ders yapacaklar veya yaptılar. Zira ders yaparken çekim yapılması olmaz.
Üstad erkek. Hiç evlenmemiş. Kadınlar iyi olsaydı, onun fikirlerini anlayabilecek olsaydı, ona faydası olacak olsaydı mutlaka Üstad da evlenirdi. Hocaefendi de erkek, hiç evlenmemiş. Cemaatin düzenlediği her etkinliğin başında bir erkek var ama bunların bir kısmı evlenmiş. Hanımları da okumuş ama yoklar, onları sadece akıllılar görebiliyor.
“Hocaefendinin kadını şefkat ve merhamet abidesi olarak tanımladığını” yazdı başka bir yazar zaman gazdetesindeki köşesinde. Aklı, fikri, ailede söz hakkı değil, şefkat ve merhameti anlatıldığında –süt anne gibi- bir kadın olarak onore oldum Hocaefendinin kadına bakışını ortaya koymasından (!)
Risaleleri bir erkek yazdı ve diğer erkekler okuyor.
Köyü anlatan haberin detaylarında da Üstad’ın erkek akrabaları var. Üstad’ın kadın akrabası yok ya da onlar okuyamıyor. Zaten Risale okuyan kadın da yok. Yurt dışındaki üniversitelerde Üstad’ın fikirlerinin tartışıldığı konferanslarda Müslüman olmayan -muhtemelen- bir iki kadın resmi oluyor ama ülkemin düşünen ve Müslüman kadınları Üstad’ı okuyamıyor veya tartışamıyor.
Ülkemin erkekler sürekli risale okuyor ve çok iyi anlayıp hayata geçiriyorlar üstadın düşüncelerini. Erkekler mükemmel ama sosyal hayatta ve ailede bir sürü sorunumuz var.
“Peygamberimiz (s.a.v.) peygamberlik gibi bir görevi evlenerek yerine getirebildi de sizin vazifeniz daha mı yüce ki siz kadınları düşüncelerinizin ve hayatınızın dışına ittiniz?” “Allah Peygamberimizin (s.a.v.) soyunu kızından devam ettirdi de size hiç mi kadın akraba vermedi?” diye sorardım Üstad’a karşılaşma imkanım olsaydı. Ama olmazdı, muhtemelen Üstad’da benimle bunları konuşmazdı.
Bunlar çok ilkel feminist duygular gibi görünebilir. Sizi temin ederim ki değil.
Kıymetli bir büyüğümün “birine bir şeyi anlatmaya çalışıyorsan ve ısrarla anlamıyorsa ya anlamak istemiyordur ya da anlayacak kabiliyeti yoktur. Buna karşılık sen hala anlatmaya çalışıyorsan sen bunlardan birisin” sözüne güvenerek daha fazla açıklama yapmayacağım.
Bir kadın olarak haddimi aşıp yazılara yorum yaptığım için Allah günahlarımı, yüce toplumuz da terbiyesizliğimi affetsin. 23 mart 2013
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder